Parmaklarına konan yaşam ışığını fark etmeden geçirdiğin günlerin hıncını çıkartmak istiyormuşçasına gülümse. Çevrende olup biteni biraz kenara bırakıp, adi insanlardan zihnini arındır ve etrafa sadece gülümse. Düşünme gerisini, birkaç dakikayı kendine ayır, birkaç saati, hayatını kendin için yaşadığını anlaman zaten bu kısa anlardan sonra gelecektir; umarım. Tek bir dudak hareketiyle büzülen yanaklarının kenarındaki tebesssüm kırıntısını takip ederek bulacağın şekerden evin içindeki cadıyı fırının içine atmak için Hulk'ı uyandırmana gerek yok her zaman. Bazen şirinlerin beyaz ponponları da yeterli. Al eline Gargamel'i, bırak dudaklarından gamı kederi.
Gecenin uyandırdığı gündüzlerin ardında gözlerine düşen melodilerin kapağını açtığında altında seni karşılayan nota belki de en değerlindi ve sen onu bulana kadar cırtlak seslerin arasında bir do minör olmaya çalışmışsındır. Oysa piyano çalmayı bilmeden eline kemanı alıp onunla çelloyu idare etmeye çalışan bir baterist edasıyla akordeon çalmaya çalışırken, hakikatte istediğinin sadece şarkı söylemek olduğunu fark eden bir doktorun; okurken kapıdan geçirdiği yıllara yaptığı bestesinin notalarını gitara uyarlamaya çalışırken aslında onu da çalmayı bilmeyişine gülümse. Betimlerken uçurumları aşıp bir şarkının sırtına tırmanarak dağları delen bu klavye için biraz gülümse. Kendin için gülümse, yeter ki gülümse, yetmezse zaten devamı gelir. "This fall." Sen düşme ama.
Ayaklarına düşen kara suları Akdeniz'in bitki örtüsüyle dezenfekte etmeye çalışırken kahvesinde tüten dumanına sadece tebessümlerini bırakması yeterlidir hayatın. Ama o asık suratlı başarısız bir sihirbazı oynamayı tercih eder bunun yerine, sen aldırma yine de, sadece gülümse ki o da utanıp kırmızıya çalarken trafik lambasını yeşile döndürsün istemeden. İçten olduğu sürece, içine akar gökyüzü. Bıyık altında yapmacık olanıysa, sallanan kafaların eline geçirdiği bıçak ile sempatiyi alıp dokuz yerinden bıçaklarken hapse bile uğramadan geçip gider yanımızdan. Sen gülümse her halin kârını yanaklarına geçirip, tebessümlerini sövgülerden alıp dişlerinin beyazına yerleştir. Çünkü, dönüp dolaşıp kürkçü dükkanına dönerken nefesini müdafaa ettiğin her saniye için bir gülücük kazanacak neferlerin, hedeflerin, hedefin yoksa bile hayallerin, tebessümlerin ve kalbin.
Bandını batırıp alıp bastır gitarını.
bir mazbut dişi ki okuması her seferinde tebessüm ettiren..
YanıtlaSilO halde, "Nission completed!"
YanıtlaSilNission? He Nisan demek istemişim. Orada ağır istiare var. Şşşş.
SilHeyy özlemişim senin yazılarını deli kız.
YanıtlaSilyine bir solukta ve bir o kadar karışık okuttun :)
Ayyy, onlar da okunmayı özlemiştir.
YanıtlaSilBu sefer karışık değildi yahu; tek bir şeydi odağı GÜLÜMSE.
:)
Silher zamanki gibisin.
YanıtlaSilbişi demeden bişi diyosun.
Aslında çok şey diyorum, bilinçaltı seviyesinde....
YanıtlaSil"Ayaklarına düşen kara suları Akdeniz'in bitki örtüsüyle dezenfekte etmeye çalışırken..." ahahhaha yahu bu nedir? koptum okurken. Gülümse demişsin kahkahalara sebep oldu
YanıtlaSilahahahaaa ne bileyim yahu?
YanıtlaSilYaaa, işte bu "kahkaha" bir level üstü. Daha da mutlu etti. Sevindim kahkahalarına filmograf.
hahaha evet evet bir hatta iki level üstü. Tabi böyle sade başlıklara alışık değiliz :))
Silahahaha, arada lazım.
Silevet.konunun bütününe bakarsak uyumlu ve güzeldi :)
YanıtlaSilTeşekkürler efenimmm.
YanıtlaSilGüzel bir paylaşım olmuş.Teşekkürler.
YanıtlaSilOkuma zahmetini spamından alıp satırlarımın arasında gezdirdiğin için ben teşekkür ederim asıl.
YanıtlaSilBana başlık yetti zaten :) Ne güzel bir kelime bu di mi ? Sihirli gibi. Gülümse :) Sana niye anlatıyorsam, zaten sen yazmışsın :)) Aynen dediğini yapacağım uyanır uyanmaz arkadaşım. Kafamı her şeyden temizleyip sadece gülümseyeceğim :)) Hadi sen de :)
YanıtlaSilDimi? Ne güzel kelime, ne güzel eylem, ne güzel hayat.
YanıtlaSilBeraber yapalım, öyle pek titiz değilimdir; ama bunu başarabilirim. ahaha.
Güzel bir paylaşım olmuş.Teşekkürler.
YanıtlaSilSpam kardeşin de aynı yorumu yapmıştı. Ne kadar senkronize çalışıyorsunuz. Bu devirde sizin gibi mobilyacılar kalmadı, biliyor musun?
YanıtlaSil