Kuulumsu beni mimledi, sonra deeptone'u mimledi. Sonra deeptone beni mimledi. Sonrasında bir baktım Poliganum da mimlemiş beni. Dayanamadım ben de herkesi mimledim sonra. Ve dünya mimler cennetine döndü. Mimli mimli dolaşıyoruz etrafta. Mutlu ve huzurlu. Bu mimin gerçek olabilitesinin düşüncesiyle aptal bir tebessümlü. Ve ben sultanı olduğum bu imparatorluğün adını " Ütopiya " koyuyorum. Ne kaddar yaratıcıyım. Kahretsin! Tanrı nereden bulmuş da bahşetmiş bana bu kelimatörlüğü, bilmiyorum ki. Neyse neyse, mime dönüyorum ben. Ciddiyet, öhöm!
He bir de mimin konusu; kişi kendi haremini kuruyor. Erkeklere 10 tane bağyan, bağyanlara ise 10 tane erkek kalıyor.
1- Johnny Depp: Benim gözdem belli şimdi. Diğerlerini ayrı bir tarafa Depp'çiğimi ayrı bir tarafa alıyorum ben şimdi. Sübyancının tersten gelen versiyonuyum sanırım. İntegralin türevin tersi olduğu gibi bir durum yani anlayacağınız. 20 küsür filmini izlemişim sonuçta adamın, gelecek o benim dizimin dibinde oturacak! O Vanessa'dan da ayrılacak! Ayrılmazsa bu ünlem işaretlerini o kadının... elinde yüzük yaparım. Daha mantıklısı kelepçe yaparım. Atarım denizden aşağı. Ohhh, mis.
2- Michael C. Hall: " Dark passenger. " demesiyle bile beni ekrana kilitleyen psikopat görünümlü şirinli şekerli tipidik. Dexter halin olmadan gel tabii; fakat yine de Dexter taklidi de yapabilirsin arada. Ama n'olur, Six Feet Under'daki gibi olma. Yok, ı ıhh. Gözbebeklerime tecavüzdü o sahneler. Kaldıramam bir daha. Hele Ütopiya'da asla! He sen de benim halvet partnerim ol. Teallaaaaam.
3- Edward Norton: " Ben Jack'in mahvolmuş hayatıyım! " Tamam filmde adın Jack olmasa da bir yerde kendi metaforun o. O yüzden gel beriye, ben senin bütün mahvolmuşluklarını bir çırpıda düzeltebilirim. American History X'in sonunda az ağlatmadın beni. Ama bak ben yine insaflıyım, çok ısrar ettiğin için kabul ediyorum seni haremime. Haydi, geç içeri!
4- Orlando Bloom: Sen Yüzüklerin Efendisi'ndeki toyluğunla ya da Karayip Korsanları'ndaki korsan gibi korsan olduğun zamanlarındaki halinle gel bana. Sen gel ki buralara bir neşe, efendime söyleyim bir umut gelsin.
5- İskender Pala: Kendimi çok ımmm nasıl söylesem çok tutkusal fışkırtılar gibi bir şeylerde hissettim ya böyle, tövbe tövbe. Ben de bir iki satır edebiyat konuşabileceğim, tarihi olaylar hakkında bilgi alabileceğim biri istedim yanıma. Hem bir referans da olur bana, kitap çıkarttığımda arka kapağına yazı da yazar. Yazar tabi, işi ne başka? Neyse, susmalıyım sanırım buradan sonra.
6- Adam Faver: Bu adamı buraya getirtip odaya kapatacağım. Yeni kitap yazana kadar da çıkamayacak oradan. Bu ne yahu? 2 tane kitap olur mu sadece? Olmaaaz. O yetenek, o 2 kitaptan dışarı fışkırır. Sen kendinin farkında değil misin be adam?
7- Cemal Süreya / Yahya Kemal : Mistik güçlerim el verdiğince bir reenkarne edebilirdim ben sizleri. Ne güzel şiirler yazardınız bana, ben de garibim kendi kendime sevinirdim işte.
8- Ashton Kutcher: Aaaa. Bak bir tebessüm geldi yapıştı suratıma. Ha ha ha. Sen görmüyorsun; ama adını yazmak bile salak salak sırıtmama sebep oldu. Daha bir açıklama gereği duymuyorum ben: Hahıaa.
9- Ajdar: Ahahahahaa, şaka yapıyorum lan lan lan. Hemen korkma. Tabiki de onun işi ne Ütopiya'da ya? Clint Mansell gelsin. Tipi için değil - zaten olmayan bir şey için olamaz da - o mükemmel müzikleri için. Bir Lux Aterna ya da Sacrifice için. Gel bana yenilerini yap.
10- Çekiliş hakkı: Bu da benim kafama göre değiştirebileceğim bir opsiyonum olsun. Yani her hafta 1 kişiyi seçebileyim keyfimin kayhayasının emirleri doğrultusunda. Öyle olsun öyle. Zira şöyle bir yazdım da etraflıca düşünsem isimler değişikliğe uğrayabilir. Çünkü ruh halime göre başkasını isterim ben, banne?
Mimlediklerim
Seyirci Koltuğu
Black Swan
The Merica
Bir Zamanlar Sinema
Milena
NOT: Barney Stinson'ı da yazacaktım da, çok seçen var yahu onu. O yüzden ben haftada birlerimde alırım onu aradaa.
oooooo bayıldıııım :))
YanıtlaSilajdar da iyi olurdu aslında eheh renk katardı :D
ayy edward norton kalp kalp :D
vaay çekiliş hakkı çok zekice olmuş yalnız.hep aynı kişilerden sıkılır insan di mi,arada değişiklik olur ne güzel oh :D
Poliganum yani, (hele hele) bu 9 adamdan da sıkılacaksak, gerçek hayatta ölelim :) hehehehehh.
YanıtlaSilSüper olmuş:)
Poliganum: Ajdar benim içimde, kalbimin en derinliklerinde. Çaktırma, çaktırma. ehehe. Aynen, Edward'cığım candır bir yerde. Çok teşekkürler cinam. Böyle bir harem de olsa, değişiklik iyidir aradaa yahu.
YanıtlaSilAlice: " Gerçek hayatta ölelim. " ahahahaha. Doğru ama bir yerde. Teşekkürler. O süperliği sırtlayan Johnny Depp'e de buradan teşekkürlerimi iletmek isterim. ehehe.
ooh 10. maddede yolunu da bulmuşsun oooh! :)) ne güzel hayaller kurduk böyle değ mi? ^^
YanıtlaSilDüşündüm taşındım mim için 10 adam bulmakta zorlandım. Aslında bir blog yazısı çıkabilirdi. Hareme girecek 10 film karakteri ama bu karakterler kalpleri çalarken hareme girecek kadar yakışıklı olmayabiliyorlar. Bir türlü bu ikilemden çıkamayınca aklımdakileri buraya dökeyim dedim :)
YanıtlaSil1) 50 First Dates: Henry Roth (Adam Sandler)
2) The Notebook: Noah Calhoun (Ryan Gosling)
3) Bridget Jones: Mark Darcy (Colin Firth)
4) P.S. I Love You: Gerry Kennedy (Gerard Butler)
5) Pride & Prejudice: Mr Darcy
6) Jack Sparrow!!
7) Johnny Depp'in canlandırdığı çoğu karakter
Kuulumsu Kadın: Valla hee, gerçek hayata dönüş biraz zorluydu. ehehe.
YanıtlaSilseyircikoltugu: Jack Sparrow candır can. ehehe. Olsun bence senin 7 karakterin de kotarmış bu işii :).
ashton olsa diğerlerine yer kalmaz bence sevgili olarak.
YanıtlaSil:)
Şimdi mantıklı düşünürsek doğru ama duygusal yönden gözdem her türlü geçer. ehehe.
YanıtlaSil