Ve sonradan fark ettim bozbek de mimlemiş beni. Birkaç gün rötarlı olacak; ama onun hakkında da 2-3 şey tıklatacağım klavyemde.
Biricit: Çok tatlı birisi bence. Sempatik. Ama bence, çok kırılgan bir yapıya sahip kendisi. Yaşının kadını değil, fazlasıyla genç. Zaten anlamadığım, bence 30 yaş da yaşlı değildir ki. Hani, Dante gibi ortalarına bile gelmeden ömrün, nedir ki bu 30 yaşı yaşlı bulma sendromları? Anlamıyorum ki canım! Çok şekersin, umarım hayatın boyunca mutlu olsun diyorum. Ve, Kuulumsu'nun da dediği o tek kelimeyi yazmadan geçemiyorum: "Evlenecek!" ehehe.
semmma: Hatun bildiğin post canavarı yahu. Ana sayfamın daimi misafiri. Üsluben samimi, hoş ifadelerle süslüyor gözlerimi. Komik biri. Sözlüğün aktif belki nadir üyelerinden biri. - Ben ise, aktif ol-a-mayan diğer üyelerden biri. - Ama tek bir kelimeye sıkıştırmak gerekirse eğer... Oğlum, ben tek kelimeye sıkıştıramam ya. Bu cümleleri toplayın siz tek bir kelime yapın zihninizde, aynı şey.
deeptone: Bir post canavarı da kendisi. Fazlasıyla kadın gözünden kaleme alıyor yazılarını, hani çoğu erkeğin kolay bir şekilde yapamayacağı biçimde. Ve sanırım bu da onu iyi bir kalem haline getiriyor. Dikkatli okurlardan. Hoş üsluplulardan. Bazen sırıttırıyor yazılarıyla. İyi ki var.
Depresif Polyanna: Gittikçe üslubunun tatlılığına kapılmaya başladım. Ama fazla depresif. Bir gün içindeki Polyanna'yı keşfetmesini umuyorum. Onun haricinde, yazılarını okumak büyük keyif benim için.
bozbek: Kendisini çok yeni keşfettim. Cidden, fazlasıyla yeni. 1 hafta olmadı belki bloguna uğrayalı. Fakat; üslubuna şimdiden bittim. Sözcükleri kullanış stilini pek bir beğendim. Kanım ısındı bloguna - belki de sıcakkanlı varlıklar olmamızdan, bilemedim. - fakat oldukça karamsar bir yapıya sahip sanıyorum ki. Ama güzel. Ama karamsar. - Ya da benim okuduklarım şansa öyle çıktı, dediğim gibi yeni tanıdığımdan bilemiyorum pek. - İçindeki yazma isteğini hiç yitirmez umarım. Takipteyiz.
Diyorum ve burada sonlandırıyorum bu mimi. 24 saat olmadan yazdığım 3. mim yazısı bu. Ve sanırım, yavaşça bitirmeye başladım mimleri. Bilmiyorum; ama realist bir pencereden göz kırparsak bu konuya "BİTMEYECEK!"
O zaman, ben de birilerini mimleyerek Egomanya'da iki sek sek oynamak istiyorum. ÖHÖM! Ve mimlediklerim hakkında benim de söyleyecek iki çift lafım var! Konsepti değiştirerek, mimlediklerimi de yorumlayacağım ben.
Kuulumsu Kadın: Yani, herhalde blog dünyasında tanıdığım en tatlı insanlardan birisi kendisi. Ya, o nasıl bir yazım tarzı, o nasıl bir şekerliktir blogundaki? Kendisi de çok iyi birisi, bence. Konsepti üzerine bildiğin "böğürtlen" yaaağ! Bütün poztif özellikleri toplamış üzerine, sanırım görünmez bir "olumluluk mıknatısı" yapışmış tenine. Güldürüyor, güldürürken düşündürüyor, güldürürken bütün düşüncelerden arındırıyor... ve türevlerini yapabiliyor. O bir ruh teknisyeni! O bir kuul bir kalem! O bir "o bir"lerin en iyisi. Her yazısını itinayla okuduğum sayılı kişilerden - ki gerçekten fazlasıyla sayılı, sayısını belli etmek istemiyorum ama cidden sayılı - kendisi. VUU!
Black Swan: Ve, blog dünyasındaki öbür tatlı insana geldik şimdi. İlk takip ettiğim 2 kişiden biri. Hangisi ilkti ama, hatırlamıyorum. Mimlemekten usanmadığım biridir kendileri. Adını her gördüğümde aklımda Natalie Portman fişekleniyor, itiraf edeyim buradan da. Okumaktan bıkmam, okutmaktan bıkmaz... Öyle bir şeyler işte.
Devbirkedi: Var ya, "Herkesin kesinlikle okuması gereken biri!" diyebileceğim 3-5 kişiden biridir kendisi. Nerdeyse onun da her yazısını okurum. Ve, anlatım tarzına, o betimlemelerindeki tatlılığa, o orijinal üslubuna bitiyorum. 2 kişi için "Kitap çıkartsa mükemmel olur!" diyorum biri devbirkedi hatun ve diğeri de:
Selin Eski: "Herkesin kesinlikle okuması gereken biri!" diğebileceğim 2-4 kişiden biri kendisi. Hikayeleri, anlatım tarzı. Ne bileyim, benim hoşuma gidiyor ya. Ciddi bir yazar klavyesi var kendisinde. Umarım bir gün değerlendirir. Ki, değerlendirecek!
dayatmalarda kayboluş: Hem hikayeperest hem sosyal mesajcı hem... Her şeyin toplandığı güzel bir blog. Bakılası, girilip okunası ve daha neler neler.
Men de boor: Blogu ile pek ilgilenmiyor bu aralar. Hatta, nerdeyse hiç ilgilenmiyor desem abartmam! Benim sanatımı anlayan, saçmalamanın sanat olduğunu kavrayan nadir kişilerden biri. Mutlu etti beni! Blogunu çok ciddi bir kalemle ele almıyor ama, gayet de halkın dili, sade üsluplu, hoş bir tad. Okuyun.
Veee, 2 kişi daha var hakkındaki düşüncelerimi yazmak istediğim. İkisi de bu mimi yapmaz biliyorum; ama ben yine de söyleyeceğim. Yapsınlar diye değil, bilsinler diye.
Seyirci Koltugu: Blog dünyasında ilk takip ettiğim kişi sanırım, ya black swan ya o tam hatırlamıyorum. Ve "İyi ki de takip etmişim." dediğim biri. Belki filmlere karşı düşkünlüğümden dolayı objektif yorumlayamıyorumdur; ama yok bütün film yorumlarını alıp odama poster yapabilirim. ahahaha. Tamam, abarttım belki biraz ama blogunu seviyorum cidden. Az film seyretmeme vesile olmadı, The Kite Runner fiyaskosu hariç hepsi de başarılıydı. ehehe. Sırf blogu değil, kendisi de candır.
Bir Zamanlar Sinema: Cidden, tamı tamına bir sinema blogu bence. İstatistiksel verilerle olsun, yaptığı listelemelerle olsun, güldüren parodileriyle olsun... Ne bileyim, bütün yazılarıyla olsun, süper! "İyi ki de takip etmişim." dediğim diğer kişilerden biri. Herkes okumalı. Çünkü, cidden yararlı. Sinemaya dair bilgilerime bilgi kattı. Bir Kenan Doğulu şarkısı gibi "SÜPER SÜPER!"
Hohh. Bu kadar. Yeter. Çok yazdım. Susmalıyım. Durdurmalıyım.
O zaman bir Lana Del Rey, iyi gider. Çalkalamadan dinlemeyin!
o nasıl bir teveccühünüz dedirtme; nasıl bir yüz güldürme.. kedi canını senin(: tek kelime hakikaten çok zor yahu; ben seni anlatacak olsaydım yüz kelime sınırı isterdim.
YanıtlaSilcennet devşirmesi, eğlenceli entrylerin sahibi, mollaoğlu, kendine ait hikayesi olan bir mazbut dişi daha, geleceğin yazarı( kitapçının bestseller rafı önünde hihohoha efektleri eşliğinde:), imza koparmakta zorlanmayacağım, johnny hayranı (ayynı kaynım! yok olmadı.. ayynı ben!), henüz 18inde hayatının baharında olmasına rağmen "eskiden çok severdim"lerin insanı, şebnem'in piyanisti, benim gibi adam fawer severi, yihaları havada uçan, saçmalama sanatçısı(hoş ben saçmaladığını hiç düşünmüyorum, hiç düşünmedim. oldukça aklı başında.), tumblerı varken blogspotu da deneyen; bize kendisiyle tanışma şerefini kimbra'lı kasede sunan, ohamatörün mucidi, 111 yerine 1111 followerı olmasını istediğim, hulk'ın kırmızı vorjını, yüzümü güldüren, netbookun ekranına öpücük attıran, hakkında birşey bilmediğim, hakkımda birşey bilmeyen..
valla da yüz oldu, üşenmezsen say(:
Ya Beyza neler yapmışsın diye bir bakayım dedim bloguna bir de ne göreyim? :)) çok teşekkür ederim güzel sözlerin için. mutlu oldum gerçekten. Kenan'ın o şarkısını pek sevmem ama memnuniyetle kabul ediyorum :) sinema blogları dışında gerçek anlamda takip ettiğim tek blog seninki bu arada bunu da söyleme fırsatı bulmuş oldum ehehe. sağol tekrar
YanıtlaSilsemmma: OHA! Şu an bu yorumuna nasıl bir cevap verebileceğimi bilmiyorum. Hani, sözcükler parmaklarımın ucuna kadar geliyor ama nitelendiremiyor bu yorumu. ehehe. Altın bir testiden suratıma tebessümleri akıttın, çok mutlu ettin cidden, TEŞEKKÜRLER. Hani, utanmasam duygulanıp gözyaşı dökeceğim. ahahaha.
YanıtlaSilSenin için cennet devşirmesi ise "huri"leri de yollayalım o zamman. ehehe. Sizin kadar eğlenceliyse ne mutlu. TANRIM! Herkes mi "Mollaoğlu" diye nitelendirir soyadımı yaaağ? "bestseller rafı" kısmına takıldım yalnızz, ayyyy ne güzel temenniler bunlar. ehehe. Johnny'i seninle paylaşabilirim bak. Adam Fawer'ın da evini beraber basıp, yeni bir kitap çıkarttırabiliriz bak. ehehe. "eskiden çok severdim" triplerime ben de bitiyorum bazen. ehehe.
"hoş ben saçmaladığını hiç düşünmüyorum, hiç düşünmedim. oldukça aklı başında." Hıms. Teşekkürler efenimm. Zaten saçmalamanın dozajını ayarlamak için aklın başın içinde takılabilmesi gerek bazen... ahaha.
Demek ki birkaç gündür o yazıları okuyan sensin! Vay be, sevindirik oldum cidden.
Ve saydım, 1o1... 1 kelimeyle aştın kotayı! ehehe.
Tekrardan çok teşekkürler, asıl ekrana öpücükleri en şapırdatılısından attıran yorum buydu!
Serdar Durdu: O zaman "SÜRPRİİİİZ!" ehehe.
Ben teşekkür ederim böyle güzel bir blog tuttuğun için. Ben de pek sevmem; ama ne bileyim gidişata uyumlu geldi. ehehe. Şarkının sırf "SÜPER SÜPER!" kısmı armağanımdır. ehehe.
Ooo, şu an tekrardan bir sırıtışı getirip bıraktın suratıma. Çok teşekkürler valla. Cidden, yine mutlu ettin.
evet büyük sürpriz oldu bu :) öyle gerçek bu :) sen de mutlu ettin sağol :)
SilKarşılıklı mutluluk. ehehe.
SilYaşlanıyor muyum neyim ben ya?! Okudum ve duygulandım ciddi ciddi. Tam ortasındayken "Ama The Kite Runner" dedim, sonra baktım ki yazmışsın :)) Ben hala o filmi sevdiğimi ısrarla söylüyorum :))
YanıtlaSilÇoook teşekkür ederim bu güzel sözler için.
harikasın yaw..:)) harikasın da niye mim'i geliştirdin bre..ben sevinmiştim tek kelime olacak diye...:)))(((
YanıtlaSilneysem bakalım... elbet bir şeyler ederik..
seyircikoltugu: İçindeki duygusalı su yüzüne çıkarttım, desene. ehehe.
YanıtlaSilahahaa, The Kite Runner'ı unutmam ne mümkün? Ben de düşüncene saygı gösteriyorum; ama, öhöm, kitabını okuyan biri için, öhöm, berbaaat. ehehe.
Ben teşekkür ederim, iyi ki tanımışım seni.
Dayatılanla Yaşayan: Teşekkür ederim efenimm. Ama ben tek kelime kısmını bozmadım kii, sadece mimlediklerim için de kelimeler sarf ettim. Ama tabi, zaten beni tek kelimeye de sığdırmak pek mümkün değildi, o yüzden... değişen bir şey yok. ehehe.
Merakla beklerizzz.
canım tesekkur ederım yureğıne sağlık.
YanıtlaSilfazla kırılgan deılım ya ınsanlar cok kırıcılar.
bende yuzsuz bırısı deılım belkıde ondan boyle bılmıorum bırısı bı laf deyınce dusunuyorum nıye demıs dıye ama sımdı su felsefeye ulasmaya calısıorum sanırım az vaktım kaldı bır adama bakarım adam mı bıde lafa bakarım laf mı bu olay oturunca tam olarak ozmn kırılganlığım gececek.
bence sen cok ıyı bırısın bende senın 18 olduğuna ınanamıyorum cok olgunsun yasına gore,mantıklısın ve karakterın oturmus cıddı anlamda dıorum bunu,bır ablan olarak.:) yazılarını beğenerek takıpteyım zaten sevgıler canım:)
yüzümde bir leyla gülümsemesiyle yazıyorum şu an bu yorumu. öyle böyle diil ama. hani aşıkken kendi kendimize sırıtır, kapatamayız ağzımızı da anne hemen çakar ne gülüyon sen diye. heh işte aaynen öyle!! ^^
YanıtlaSilbeyza mollaatmetoğlu! nasıl girdi blog dünyama bilmem. ya da nasıl bu kadar sempatikleştik, işteş fiiller olduk. düşündüm cidden ilk hangi yazımda karşılaştık aceba diye? hangisi sherlock sen biliyo musun? :)
hani her yazısını okumadan geçmedeğim "sayılı" insanlardan demişsin ya, sen söylemesen de ben bunu biliyorum işte. her yazımı okuduğunu veya okuycağını veya yorumsuz bırakmıycağını bildiğim "sayılı" -burda sayılıya dikkat" insanlardan biri. hatta öyle ki yayınladığım yazımda yorumunu görmezsem "bi'şey mi oldu acaba, nerelerde ki?" diye düşünebildiğim biri artık. çünkü yani görüp de okumama, üşenip yorum yapmama ihtimali vermiyorum^^
sonraaaa her yorumuyla kendimi iyi hissettiğim biri. hani hepsinde mi gülerim? evet gülerim! önce güldürüp işimi sağlama mı alıyorum ki? olabilir mi ki?
beyza mollaahmetoğlu! ismi tam kitap yazarı ismi değil mi yaa? hakkaten bak, öyle sallamıyorum burda. inan son zamanlarda öyle bi'hal aldım ki sen nasıl kitap çıkarmayı istiyosan ben de o kitabı raflarda görmek ister oldum. inanırsak olur bence. olumluluk mıknatısım var hem benim. yapıcaksın, olucak! kuul'umsu ağaoğlu emridir :))
saçmalayısanathalinegetiren insan sonra. saçmalamak benim için de hobi olduğu için pek anlaşıyoruz işte. karşılıklı saçmalamanın dibine vurmak bizim işimiz!
küçük kuul'umsu fanı! küçük kuul'umsu bizim her şeyimiz! kalpkalp
adele nin ses tellerini bana getiricek olan kişi. adele severiz! pek dinleriz!
her yazısının sonunda müzik bekleriz!
hımm acaba ben seni arka arkaya üçyüzsekiz kez mimledim diye mi arttı samimiyetimiz? mimleşiriz. beni mimlemesine izin vermeden onu mimlemeye çalışsam da her mim de varlığımızı hissederiz!
ayrıca beni sevmeni çok seviyorum! sen beni hep sev! haha nassı bi insanım bilmiyorum ama sev işte. hep bööyle böğürtlenli düşün :) blogumun vazgeçilmesi beyza mollaahmetoğlu! sen hapşur ben çok sev diyim.
e ben bu mimi yaparsam seni zaten anlatıcaktıım. oof durunamadım ki :/ neyse.. öperim^^
biricitconsungunlugu: İnsanlar kırıcı, doğru. Fakat; onların kırmasına izin verip vermemek de senin elinde. Yapı meselesi belki de. Ne bileyim, haklısın sende yahu.
YanıtlaSilBen ise, lafı aldığım an cevabını yapıştıran bir hazırcevap olduğum için, hiç düşünmem "Niye böyle diyor ki?" diye. O yüzden de başım hiç beladan kurtulmuyor. ehehe. Senin felsefe iyiymiş, kırılganlığının geçmesini umarım.
O zaman, bir kardeşin olarak ben de çoo..ook teşekkür ederim. Çok mutlu ettin yorumunla.
Saygılar... Sevgiler... Hepsi gelsin sana da. ehehe.
Kuulumsu Kadın: ahahahaa, senin o Leyla gülümsemeni yerim. Şu an bu yorumdan ötürü aynısını benim suratıma badanaladın. ahahaha.
Yaa şimdi karşılıklı, mükemmel düzeyde sempatik olunca insanlar... Olabiliyor öyle işteşler, edilgen, etken falan. ehehe. Böyle resimli bir yazına, artistlik saçmaladığımı hatırlıyorum ilkten. Hatta dur, bulayım onu, ÜŞENMEDEN! Ama senin blogunu nerden buldum, orasını ben de hiç hatırlamıyorum. ehehe.
BULDUM! Tweetli yazına yorum atmışım: http://blueberryintense.blogspot.com/2012/01/bir-yaz-yazmak-istedim-icinde-kuulumsu.html
Bu resimli yazıya artistlik olmayan bir yorum atmışım: http://blueberryintense.blogspot.com/2012/01/ha.html
Benim dediğim artistlik resimli yazı bu amaaa: http://blueberryintense.blogspot.com/2012/01/sen-de-yap-guzel-oluyo.html
Ya ben hafızamı yerim yaaaaağ. Lanetler olsun. ahahaha.
"hatta öyle ki yayınladığım yazımda yorumunu görmezsem "bi'şey mi oldu acaba, nerelerde ki?" diye düşünebildiğim biri artık." ahahaha, bir merak unsuru olabiliyorsam, ne mutlu yahuuu.
İşte, o yorumlardaki aynı gülümsemeleri ben de senin yazılarında yaşıyorum! EVET! Mütemadiyen. Ve de yorumlarında elbeet. ehehe.
Bir dakika. Bu kısmı bütün yorumdan ayrı bir boşluk olarak yazıyorum! TANRIM! Bu düşüncenle mutluluğu blog sayfama getirip yanında çiçeklerlerle süslenmiş bir paket çikolatayla bıraktın. - Bu ne lan, kız isteme merasimi gibi oldu. ahahaha. - "sen nasıl kitap çıkarmayı istiyosan ben de o kitabı raflarda görmek ister oldum." Şu an, bu tırnak işaretiyle kalbimi fethettin. FETİH2012 ilan ediyorum. ahahaha.
Karşılıklı saçmalamak daha bir eğlenceli, hoş, tatlı, süper, evet, mükem,mel. ehehe.
Ado ya! Sesine hayran olduğum, manyak kadın! Ödünç alışverişleriyle halledeceğiz o ses teli işini. Zaten bizden haber bekliyor. Geçen çaldırıp kapatmış beni, kontörü yokmuş ben de trip attım aramadım. Yani şimdi koskoca sanatçı olmuş da kontörü mü yok? YALAN! "Sanatçı olmuş da insan olamamış hatun, yazık! PİNTİ!"
Mimler kesinlikle bir vesile oldu; fakat şu an mimlerden bağımsııız. Mimler aramızdaki bu bağın sembolü! Mimler, çok yaşa! ahahaha.
ahahahaa, abiiii, hafiften megalomanlık sezdim burada. Ben de seni sevmeyi seviyorum, sorun yok! ehehe. Böğürtlenli düşünmeyi bir Kuul hatundan öğrendik, bırakmayııız!
Yaaağ, senin için kendime alerjji bulup hep hapşuracağım. Ama "çok sev"siz bırakırsan, "OĞ YOOOOOĞ!" diye bağırırım. Bak, cırlarım yane. ehehe.
ahahaha. Sen mimi bu yorumla fazlasıyla yaptın yahu benim tarafımca.
Olsun, yorumunla çok çok mutlu ettin cidden. Yani, teşekkürü nasıl edeceğimi bilemediğim bir yorum. "olumluluk mıknatısı"ndan öperim ben de. İyi ki durunamamışsın ki. ehehe.
Ve o zaman, tekrardan SEVİLİYORSUN KUULUMSUUUĞ! Ve ben de, senin kuulumsu değil de tam anlamıyla edebinin kuulu bir hatun olarak görüyorum. Evet, belirtmek de yarar var.
ohannesburgeerrr!! o_O
Silvallahi bulmuş!
ÜŞENMEMİŞ hepsinin TEK TEK linkini de vermiş!
iştee tam şimdi şu an daha da çok sevebilirim seni :)
vay beee! işte budur. ilişkimizin temelleri sağlam :P
mim falan dediğin gibi bahane :D
kuul hatun oldum bi'de oooh!
senin önünde saygıyla eğilip, ayakta alkışlıyorum ve çekiliyorum hünkarım :D bu da fetih2012den :D:D
Buldum valla. Bu üşenmemişliğin çeyreğini dersler üzerine gösterseydim... Ucundan bir parçasını... İşte, derecelik öğrenci olurdum! - ahahaha, avuntular. -
SilSağlam tabi, depreme dayanıklı! ehehe.
ahahahaa. Ama ben daha çekilebilirsin demedim!! - Tribe de girerim hemmen. -
bu yorum mail geldiğinde tam şurda kahkaha atmıştım. bknz: "Ama ben daha çekilebilirsin demedim!!" ahaha yine güldüm! gelmişken söyliyim dedim :)
Silİyi ettin, yorumunla sırıttım. ehehe.
SilAma ama bu kadar güzel yazılmaz ki... Çok utandım, güldüm, duygusala bağladım. Kısacası beni bir duygudan diğerine sürükledin^^
YanıtlaSilİlginç olan bende ilk seni mi yoksa seyircikoltuğunu mu takip ettiğimi hatırlamıyorum:))Ama iyi ki de bu blog aleminde, senin gibi legendary bir insanla tanıştım<3
Natalie Portman.. Kadının dibi*_*
Sonuç: Bir mimim daha oldu!! Heyoooo!!
Daldan dala duygu karmaşasına sokmuşsam, ahh efenim ne mutlu bana. Ama gerçekleri tıklattım ben sadece, bir fazlası yok yani hani. ehehe.
YanıtlaSilOooo, legan... wait for it.. daary! ahahaa. Aynı hisleri paylaşıyoruz Natalie'cim.
Sonuç: Çok mutluyuz hep berabeeer. ehehe.
teşekkür ederim, sanatçı şahsiyet. bu aralar pek yazamıyorum, ilham perimle sözleşme yenilemem gerekiyor. hep ondan bu gecikmeler. ama telafi edeceğim bir şekilde :) o post gibi yorumları okuduktan sonra pek söyleyecek söz bulamıyorum yine de mimi cevapladım :)
YanıtlaSilTelafilerini merakla bekleriz efenimmm. ehehe, önemli olan kelime adedi değil içtenlik. Teşekkür ederim. Çok hızlısın, vuuu!
YanıtlaSilAslında pek şenimdir de yazarken karamsar depresif ve isyankar olabiliyorum güzel gözlem :))))
YanıtlaSilehehe, umarım şenliğin yazılarına da geçer bir gün.
YanıtlaSile yok artık, ne yani mimlendim mi ben şimdi, anlamadım, dur ya baştan okumalıyım, en baştan.
YanıtlaSilahahaha, mimlendin mimlendin. Ben bir de, mimlediklerim hakkında da bir şeyler söyledim. Yani, mimlediklerim için de mimi yapmış gibi bir şey oldum belki. ehehe.
YanıtlaSilBloğunuza tesadüfen rastladım ve rastladığımdan beri takip etmeye başladım. Yazdıklarınız , paylaştıklarınız gerçekten çok güzel ve eğlenceli. Barkod Sistemi olarak başarılarınızın ve paylaşımlarınızın devamını dileriz.
YanıtlaSilTeşekkürler Barkod!
YanıtlaSil