2 Ocak 2013 Çarşamba

Zamane Zamansızlıkları

     Olmayacak duaya istavroz çekilmez, bazen sadece okunmuş şekeri atıp da ağzına kutsal suyla gargara yapmak gerek hayatı. Vaftiz edilmiş bedenleri gusülden geçirerek bir kalkan oluşturup Davud'un yıldızına binerek ziyaret etmek Mars'ı, sonra tavla zarlarıyla geri dönmek dünyaya, birkaç yıldız tozuyla Tinkerbell'i reenkarne edip damardan dalmak bir hülyaya, gerek bazen, süperman-iye olmak.


     Ah zamane zamansızlıklarından müzdarip ruhlar, paralel evrenlerde eğimlerin eşitliğini kullanarak kara deliği bulup orada piknik yaptıktan sonra zaman makinesini keşfetmeye çalışan o hınzır ruhlar, geçmişe takılıkalıp kendini üzmekten başka hiçbir işe yaramayan bu serüveni bir kenara bırakıp, o serüveni hakkın rahmetiyle şapkadan çıkarıp tavuk silüetine bindirdikten sonra kızartıp önüme getirsenize. Zamanın zamansızlığını zamanında tadacaksın, bunu artık kabullensenize. Herkeste elbet bir süper kahraman var, onu aramayı bıraktığında ortaya çıkıyor sadece, zamanın lordu bile olsan sonunda sıkılırsın yani, bilmiş ol Dr Who.


    İleri görüşlü bir insan olmak için dürbün almaya karar verdim, köstekli saatimle kombinlediğim korsan triplerimle yakışacağını düşünüyorum. Zihnime de bir pusula taktıracağım, yoksa nereye kayacağını önceden kestiremiyorum, bir bakıyorum belirsiz bir coğrafyanın bilinmeyen enlemlerinde kendi çapında bir daire kurmuş teğet geçenleri izliyor, sonra bir bakıyorum saklambaç oynamış üstü başı bilinmezlik içinde diyorum gir duşa, bugün çok uçmuşsun yine, o Nimbus'un anahtarını alacağım elinden, yerappi fitilini fitişini tiktik ya.


     Bazen kendimi Yağmur Ormanları'na gidip susuz dönen bir bedevi gibi hissediyorum; çünkü giderken su şişesi götürmeyi unutuyorum yanımda, zamane zamansızlığı zihnime dalıp unutturuyor kısa süreli hafızamı. Nöronlarımın içini kapkapçılar bastı sanırım, bari gelmişken telefonuma da bir kap getiriverseler. İnsanoğlu çiğ süt emmiş, çiğ köfte de yiyoruz, efendime söyleyeyim çiğ börek de var. Her şey çiğken bu hayatta nasıl düzenli beslenebiliriz ki? Yerappim üzerime biraz diyet atar mısın, formumu yedim bekliyorum ben.


     Sözcüklerin içinde eritilip sonradan dile getirilmeyen bazı gerçekler vardır hayatta, mesela Petrol diye bir şarkıyla katılınan erövizyon gibi. Ya da bir türlü telafuzu yapılamayan bu şarkı yarışmasının her dudakta farklı bir sözcüğe bürünmesi gibi. Unutulmak istenen bazı sözlerin kulaklara yaptığı yankının kamufle ettiği şarkı sözleri gibi. Kırılınca yapıştırılması imkansız olan bazı puzzlelar gibi. Unutulmaması gereken şeyler de var ama, nesiller geçtikçe canlanan, bir gülpembe gibi ya da eşek olan bir arkadaş mesela.


Nice senelere.

23 yorum:

  1. ne dicemi biliyon dimi :):) he he :)

    YanıtlaSil
  2. ahaha biliyorum, sen söylemeden ben uzatayım yanağımı hemen.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. seni çok seviyorum biliyorsun değil mi Beyza Şekerii..

      Sil
    2. Yaaaaa, şu an sırıtık ifadeyi geçirdim yüzüme. Ben de Arseli haağnım.

      Sil
  3. Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  4. O kadar ekran masajı yaptım döndüremedim yorumu hayata. Ya buraya yansımamıştı sakarlığım o da oldu.... ahaha. Ya tekrardan kusura bakma.
    Paralel evrenlerimizde de burada da hepimiz gülelim, o belirsiz hüzün konmasın yanımıza.
    Bir de bir adam varmış haberlerde izlemiştim 72 yıl boyunca hiç uyumamış hastalıktan. Öyle de istemem ama zamanı, zevki çıkmaz bir kere. ehehe. Bize ekstradan tahsis edilmeli zaman!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sanki bilerek sildim desen inanacaktım :))) Boşver tatlişkom ben bazen toptan bütün yorumları birden siliyorum. Hiç görmedin mi bir postumda :) Ben daha sakarım :) Öptümmmmm..

      Sil
    2. ahahahaa, beterin beteri.....
      Ben de öperim.

      Sil
  5. "İleri görüşlü bir insan olmak için dürbün almaya karar verdim, "

    ahahha manyaksın sen biliyomusun :d

    YanıtlaSil
  6. ahahaha teşekkürler sarıcığım, şımartıyorsun.

    YanıtlaSil
  7. biliyomusun bazen bende yağmur ormanlarından susuz dönmüş hissediyorum.. hatta denizlere dalıp çıkarken kuru olduğumu bile farkediyorum..

    maddeden manaya bağlayabilirim çok uzun sürer o derin mevzu....
    senin yazılarında halden hale geçiyorum çok eğlenceli:)

    YanıtlaSil
  8. "denizlere dalıp çıkarken kuru olduğunu fark etmek" ahahaha, iyiymiş bu, sevdim.
    Güzel de bağlarsın bence. ehehe.
    Eğlenebilmene sevindim, yorumunla ben de sırıttım sayende. ehehe.

    YanıtlaSil
  9. Güzel bir yazi yazmissiniz. Yüreginize saglik artik sizi takip ederim.

    YanıtlaSil
  10. ahhah yazının başında koptum "Olmayacak duaya istavroz çekilmez" çok iyiydi. ilk iki paragraf tam benlik konular. çok hoştu. :)

    YanıtlaSil
  11. xmedy: Teşekkürler, hoşgeldin o zaman sayın X.

    Serdar Durdu: ahahahaa, beğendiysen ne mutlu, sevindim.

    YanıtlaSil
  12. az gelip öz geliyorsun.
    :)
    her zamanki gibisin.
    yine beğendik oldum.
    :)

    YanıtlaSil
  13. Aslında az ve öz pek benlik değil; ama sanırım öyle oluyor. ehehe.
    Sevindim the man's deep.

    YanıtlaSil
  14. Ne hoş.. :) böyle iyi kullanmak bu tarzda harmanlamak kelimeleri herkesin harcı değildir..
    güzeldi ben de aldım nasibimi ;)

    YanıtlaSil
  15. Teşekkürler, gülümsettin hoş yorumunla.

    YanıtlaSil