5 Eylül 2011 Pazartesi

Başlık: Kasket

     Biliyorum özlediniz beni. Klavyemden blog sayfama doğru uzanan o aforizma dolu cümleleri. Bazen hüzünlendiren genelde güldüren o ifadelerimi. Özgünlük kokan kelime seçimimi. Mistik güçlerimin vermiş olduğu rehaveti. Escada, Gucci, Avon ve daha nice parfümlerin kokularıyla süslenmiş olan yazılarımın missliğini. Ve en önemlisi.. Mütevaziliğimi. - Özlemediysen de beni çaktırma, kendi kendime takılıyorum işte ehehe -


     Anlatacağım vahim durum herkesin başına muhakkak gelmiştir. Çok zorlu, çok korku dolu bir deneyim. - Korku dolu olmasa da gerilim katalım yazıya ehehe - Bu dünyada bunu tatmayan insan evladı yoktur. Eğer genlerinin o bölümüne hayvanlık karışmışsa oraya benim diyebileceğim bir şey yok. O durumda kelimeler durumunu ifade etmeye yeltenemeyecek kadar aciz kalır. Senin acizliğini anlatabilecek kadar aciz bir kelime yoktur çünkü! Öyle acizane ki... Ne diyorum lan? İyice gaza geldim ehehehe. Meraklandırayım derken hakarete kaydı yazımın akıbeti. Ama merak ettin şimdi dimi? İtiraf et. Bahsedeceğim olgunun ne olduğunu görmek için birkaç satır aşağı bile atladın belki de. Bahsettiğim zaman şok olacaksın! Daha Ucuzu Yok diyeceksin. Ve saygı duruşuna geçip yazımın heyecanına kapıldığını itiraf edeceksin. Neyseciğime ben devam edeyim. Bir alt paragrafta anlatacağım, okumada kalın ehehe. 


     O kadar delicene beyninin içinde dolanır ki bu durum, artık yolda dolaşmaya korkarsın. Ayık kalmak istemezsin, her daim uyumak ister beynindeki yorulmuş olan o sinirler. Yapamazsın! Onu bırakamazsın! Dilinin ucuna kadar gelir sonunda ve taşar. Bırakırsın onu dışarıya. Aslını duymadan kurtulamazsın. Ve sonra uçar gider. Kendi kendine. O mutluluğu... Yaşamak mükemmel bir şey. Tahmin ettin dimi artık? Beyninde dolanıp duruyor falan, bir türlü kurtulamıyorsun. Hep söylemek istiyorsun falandı filandı. Bahsettiğim şeeeey... Beyninde hiç durmadan plak gibi dolanan şarkılaaar! Daha doğrusu genelde şarkının bir bölümü olur. İşte ben bu durumdan nefret ediyorum. Sevdiğim bir parça da olsa o dönen plağın çarkına lanet ediyorum. Hele hiç sevmediğin, sırf arkadaşın minik bir mırıldandı diye diline dolanan bir şarkıysa o. Lanet okumalar, iç sesine küfür etmeye kadar gidebilir. Beynin o yönünü beyin cerrahları bile terbiye edemiyormuş. Çok terbiyesiz bu lanet olası şey.   


     Tek çare... Şarkıyı dinlemek. Başka şarkıya atlamak. Sonra finitoleyandıromessifigarotantiyezz. Rahatlama. Gevşeme. Yihalamalar. O şarkıyı yuhalamalar. Bir de unutmadan, geç kalmış bayram mesajınız: Zafer Bayramı'nız Şekerli şekerli olsun. Hepiniz öpüldünüz. Canlar. Cigerler. Agathalar. Christieler.

3 yorum:

  1. Bende sırf sinir etmek için arkadaşlarımın yanında bir şarkı söyler dillerine takarım bu kadar etki ettiğini bilmiyordum, yazık olmuş:)Bu arada okurken çok meraklandım, süpersin:)

    YanıtlaSil
  2. Ben de blackswanin sinir ettiği insanlar grubundayımdır genelde. İş yerindeyken tam işlere boğulmuşken biri sırf ağzıma takılsın diye saçmalık ötesi bir şarkı ya da melodi söylerdi ve akşama kadar söylediğimin bile farkına varmadan mırıldanırdım. Hatta bu 118 80 bile olurdu (ilk çıktığı zamanlarda). Düşünsene, çevrende saçma sapan söz ve melodiler uçuşuyor. Ama kulak hemen kapıyor ve hopp devam ediyor söyleyerek. Bunu yapanlara ve sebep olanlara sesleniyorum (hatta yalvarıyorum) vazgeçin! :))

    YanıtlaSil
  3. Ah ah tişikkür ederim blackswan'cığım. Meraklanman çok mesut etti beni :)
    lucyinthesky, o zaman bu insan türlerini simgesel olarak karşımıza alarak blackswan'ı linç edelim iğrenç melodilerle! ehehe.
    İtiraf ediyorum, 118 18 de benim dilime dolanmıştı! O zamanları hatırlamak... Çok iğrenç.

    YanıtlaSil