Deliliğin yürekteki denkleştirilmiş halini dinç bir kafa ile dile yerleştirince insan, demini yürekten alan bir çay gibi taramalı tüfekten dağıtır etrafa sezgilerini, heyhat!
Dev bir antilop sırtında suratımda bir gülümseme ile dolanıyorum göklerin kuytu sokaklarında. Dudağımda bir melodi, ses tellerimde duru bir katliam. Cebimden zamanın dumanları yayılıyor etrafa, eskizi çizilmiş bir yankının içinden damarıma çekiliyor bütün saçmalıklar. Kafamın içinde anlamsız bir müzakere, müptedi duygulardan müsterih bir parıltı yayılıyor ruhuma. Gerilim pompalayan devinimlerinde delinince bütün dengem bir anda, zihnim, devrilen yüreğin denklaşöründe patlayan manzaraya devrediyor bütün gerçekliğini. Hayatın denk düştüğü bu atmosferin paralelinden yayılan bir esinti ile savruluyor düşüncelerim, manik bir ahvalin içine düşüyor depresif addettiğim bütün o amaçsız sözcüklerim.
Mamafih, şeker attığım hayallerim çayı şekersiz içmeye başladı ve akabinde bir parçası yıkıldı düşünce sistemimin. Zaten hep bir sitemim vardı yargılarına, nihayetinde yargılandı ve ayrıldı düşüncelerim toplumsal yankılarından. Ve algılarımın kapısından yığıldı bütün fazlalıklarım, zaman iki saniye nefeslenirken arada ön lobu daraltıldı yargılarımın. Dozu artan sanrıların savaştığı kaygıların örtbas ettiği bütün anlamsızlıklara rağmen anlayışla karşıladığım bir öfke vuku buldu içimde sonra, nefesim azaldı, gözlerimde bir ışık oyunu, yüklemler zaten dağılmış, özneler terk etmişti oyunu. Kelimeler süzülürken havada birini seçtim, bir işe yaramadı; ama güzeldi, hayattaki çoğu şey gibi. - of, klasik bağlamalar, aptal atıflar, gereksiz bir anlam kaygısı. -
Bir anlık beni kandıran, zahiri hallerine dalınca zehri çektiğim damarlarımdan akıttığım kadehlerde pisliklerini dezenfekte ettiğim insanların deforme ettiği kavramların oluşturduğu bir kara deliğin ortasındayım, iyi ki Interstellar'ı izlemişim dostlar, (SANKİ SPOILER) şimdi iki kıytırık bilim-kurgu bilgisiyle buradan çıkabilir hatta çıkarken arada iki saniyeliğine dünyayı bile kurtarabilirim.
- Kalbimin pencerelerine perdeleri çekiyorum, dudaklarımın telvesine sessizliği kapatıyorum, gözlerimin kahvesinde (aslında ela ama olsun) bir fal olup geleceğe akıttığım bitap cümlelerimi şimdi burada sonlandırıyorum.
Daha topuzu bile evrimleşme aşamasındayken 13 yıl önceki Amy'e selamlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder