17 Temmuz 2012 Salı

Zihinsel Kütükler

     Bilek güreşi yaparken yanlışlıkla kanadını inciten bir penguenin acısını üzerine buz koyarak dindiremeyeceğin gibi, arabayla çarptığın yavru bir köpeğin ruhunu o tatlı karnını kaşıyarak geri getiremezsin. - Biraz canice bir başlangıç oldu sanırım. -


     Arkadaşlarıyla kör ebe oynarken aslında gerçekten kör olduğunu fark eden bir sincabın çaresizliğini ona güneş gözlüğü alarak geçiremeyeceğin gibi, kırılan bir kalbi üzerine çikolata yiyerek tamir edemeyebiliyorsun da işte bazen. - Ürkütücü bir başlangıçtan sonra, duygusallığa bağlanan, yine gereksiz bir girizgah oldu. AMAN! -


      Korsancılık oynarken burnunu arkadaşının gözüne sokan bir kılıçbalığının beceriksizliğini ona korsan bandı alarak uzaklara götüremeyeceğin gibi, geçip giden zamanı Indiano Jones'un halatıyla yakalayıp geçmiş günlere geri dönemezsin. - Bence, bu oldu gibi. Şu an göremiyorsunuz ama, aptal bir ifadeyi suratıma bindirip gözkırpmış olabilirim. Yani, bir ihtimal. -


     Bazen öyle insanlarla karşılaşıyorum ki, onlara içimden "Sen adamın görünmeyen dipsiz kuyususun." diyesim geliyor, aslında bu bir iltifat etme metodu; fakat pek iyi karşılandığı söylenemez. O nüansın ince topuklularını göremiyor bazen insanlar. Ben de platform topuklunun rahatlığını üzerime geçirip sadece umursamadan yürüyüp gidiyorum. Belki biraz acıdan ölüyorum; ama yine de bu işi halledebildiğimi düşünüyorum. Ve o anlama raddesinin sonunda, ayakkabıları ayağımdan çıkarttığım gibi rahatlama ifadesine bürünerek bir kahkaha patlatıyorum. Ardından bir "YİHİ" çığlığı falan da kopuyor olabilir. Bilemiyorum.


     Ön yargılarını aldırmış insanlara sıkıca sarılıp, "İyi ki geldin." demek istiyorum bazen. Sonra "Bu kürtaj sayılmaz, bunu da yasaklayamazlar herhalde!" diye düşünerek rahatlatıyorum kendimi. UF. "Hem zaten vajinayla ilgili değil, karışamazlar oraya." diyerek siyasetçi triplerine girip ülkenin acınası bir gerçeğini keşfetmiş bir edayla - Al Pacino'nun Scent of A Woman filmindeki kahkahasını, sanırım şöyleydi: - "HIAĞ" diyorum ve sonra bir helikopter dansıyla kendimi bırakıyorum klavyenin ortasına. - Helikopter dansı ne? derseniz. Ne bileyim ben ya? derim ben de. O yüzden, ŞŞŞŞ. - Sonra bütün siyasilere "snne be slk .s" diyesim geliyor; ama durduruyorum kendimi. Sanırım büyüyorum, ha?


     Her şeyi üst üste tıkıştırarak bir kenara bırakıp, ortalardan yoluma devam edebilmek isterdim. Ama yolun tek bir şeridini seçemediğimden dolayı hepsinden geçerek ilerliyorum, hem daha sağlıklı, yürüyüş oluyor bir kere. Yolun ortasında "yollu"larla karşılaşabiliyorum bazen. O zaman, onları bir Recep İvedik jargonuyla "Salih abiii, şunlara yolluk yapsana." diye uğurlayıp, geçiyorum yanlarından. Ya da daha elit bir şekilde, Donnie Darko'dan bir replik sunarak "Neden o aptal insan kostümünü giyiyorsun?" da diyebilirim tabi. TAMAAAM!


     Duvarda asılı duran durmuş olan bozuk saate bakıp, "Zamanı durdurmak aslında o kadar zor değil!" triplerine girerek, 5 dakikalığına bir filozofu oynayabilirim. Ya da elime bir kalemi alarak, onu asa niyetine saatin üzerine tutup sihirli kelimeler uydurabilirim. Ki, aslında bunu yapacak yaşı geride bırakalı yıllar olduğu bilincine vararak, böyle bir şey yapmaktan vazgeçip surat asabilirim. Ama zamanın kontrolünü bir anlık elde etmiş olmanın verdiği pissikopatça mutlulukla ekrana sırıtabilirim. Üst üste kırk bir kere "maaşallah" diyerek, bir "dua doping" acentesi açabilirim. Peki bana söyler misin; bu yazıyı daha saçmalamadan bitirmeli miyim? Sanırım, evet. 


     - Daha önce de söylediğim gibi, hatta ilerde torunlarıma atasözü diye öğretebileceğim bir kelime dizisi olan bu cümleyi, tekrar etmek istiyorum. ÖHÖM. Ön yargı ile öngörü aynı şey değil, zihinsel kütükler sizi! -


Her şeyi bir kenara bırakıp, iki satırlık müzik dinleyelim o zaman. Cansınız.

29 yorum:

  1. Başlangıçtan sonra bir ELM sokağı hikayesi gelecek, bizim Mazbut girl Freddy olacak zaaar dedim kendi kendime :)

    Vermiş veriştirmiş yine,"yollu"lara,siyasilere . Bize düşmez bunları demek diyebilirsin ama büyüyorsun bicirik. Kendi üslubunla da olsa bir şeyler kafana takılmaya hafifte ruhunu bilemeye başladın mı gerisi geliyor zamanın, adına büyümek diyoruz,lanet olsun !

    Altın vuruş h/atasözü ile geliyor, "farkındalık" yaratan Maz-boot :)

    Saygıyla

    YanıtlaSil
  2. Biraz garip başlangıçlar yapmış olabilirim yazıya, doğrudur. ehehe.
    O zaman ben de "Küçükken büyümek isterdik, büyüdük de ne oldu bak?!" triplerine girebilir miyim? ehehe. Şaka şaka, teşekkürler.
    Yeah. Beğenmene sevindimm.

    Sevgiyle

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gir tabi,büyümek triplerin artmasıdır adeta, her şeye triplenirsin işte aklınla. Politika,toplum,kurallar,aklın tasavvurlarıyla olanlar arasındaki bu negatif korelasyon yer bitirir adamı. Tabi tam tersine gamsız olmak da var, en güzeli de öyle yaşamak. Bize ne yollulardan,siyasilerden falan diyebilmek. Ben ki bi bok bilmem bunları diyorum sana da, sen kendi gerçeğini keşfedeceksin zaten ; ben burada farazi laflar ediyorum.

      Beğendiğime sevinme, bu kötü olduğunu gösterebilir :)

      Sil
    2. Ama ergenlik de triplerden oluşmaz mı? Ama doğruu, o da zaten büyümeye adım mahiyetinde. ehehe. Gamsızlık en güzeli, doğrudur.
      Ama ben kendimi iyi gördüğümden, başkasının da benzer bir beğeniyi edinmesi beni mutlu eder. Kötü olduğumu göstermez, taam mı? - Selamlar magaloman taraf. ehehe. -

      Sil
    3. Ben kendimi kötü gördüğümden aslında, "Yansıtma" mekanizması işte :D Sen kendi fenomenolojik alanında iyisin,lafımız yok muhterem. Megalamoni var sen de, evet,fark ettim :)

      Yaz işte,bir aylak salak beğenmiş,beğenmemiş ne fark eder :)

      Sil
    4. Bence kendine bile çaktırmadan bir "mütevazilik" şekli senin bu kendini kötü görüşün. ehehe.
      Megaloman olabilirim; ama bencil asla! ahahaa.
      Yok yok fark eder, tebessüm ettirir yahu en başta.

      Sil
    5. Kendimi görebilsem de kötü desem, Özümü bilsem de ne olduğunu söylesem. Bu yapay değil,hissettiğim o dur. Hele ki yazma işine gelince,kesinlikle kötüyümdür. Bunun bir de, ilerlemenin böyle olmasından taraf olmamdan kaynaklandığı söylenebilir.

      Bencil olmadığın belli,latife ettik. Yaz sen yaz.

      Sil
    6. Özünü bilirsen, hayatın heyecanı kalmaz ki. Kendini keşfederek bir ekşın elde edeceksin bazen. ehehe.
      Nasıl yani? Kendini kötü hissettiğin için, daha iyisini yapamayacağın için, bilerek mi kötü yazıyorsun demeye getirdin? - kiii, son yorumladığım yazın kötü olmanın kenarlarına teğet bile geçmiyor da en basitinden. -
      ehehe tamam tamam.

      Sil
  3. Tebessümüne geri tebessüm= :>)] - Sanırım bu iki, üç ağızlı birinin gülücüğü. Olmadı; ama olsun. ehehe.

    YanıtlaSil
  4. o yolluları o yolda araba çarpsın!
    ön yargılarından arınmış insanlar hediye gibi gelsin hoş gelsin!
    "uf snne be slk" demek istediğimiz insanlar körebe oynasın, yanlışlıkla parmağımız gözlerine girsin!
    "adamın dibisin" diyceğimiz insanlar hemen yanıbaşımızda bitsin!
    bu da sabah sabah dua oldu iyi mi?
    o zaman amin!
    siyu! :D:D

    YanıtlaSil
  5. Dipsiz kuyu ha :)sevdm bunuuu aman allahim,ehee ehe bu yaziyada guvenoyu veriyorum,girişse mukemmeldi o pengieni bi veterinere göster ama:)

    YanıtlaSil
  6. Kuulumsu Kadın: Çarpsın.
    Gelsin.
    Girsin.
    Bitsin.
    Bence dua dopingi acentesini sen açmalısın. ahahaa.
    Aminler havalarda uçuşup duana konsun.
    yea beybi.

    Depresif Polyanna: ahahahaa teşekkürler. Penguen Jim Carrey'nin ellerinde güvende olacak.......

    YanıtlaSil
  7. "Ön yargı ile öngörü aynı şey değil, zihinsel kütükler sizi! "
    deyipte bitirmen iyi olmuş..betimlemelerin bir harika..:))
    neyse seçimin güzelmiş bu ağır yazının ardında sevdim:))

    YanıtlaSil
  8. Yazıyı mı yorumlasam, yoksa "aylak ile çaylağın derine yüzmeleri" adlı eserinizi mi bilemedim :)

    Başlangıç sandığınız gibi canice değil ki durum gözetildiğinde hafif bile sayılabilir seviyenize göre.

    Beklentiye girdik toplanıp da, beklemeyi kesip düşüncelerimizi konu komşuya dağıtabiliriz artık...

    Duvardaki saat, cisimleşmiş zaman olduğunuzu gösteriyor, bozulup durmayın ki doğruyu göstermeniz durmadığınız anlamına da gelmez! Duruşma durağından müebbet otobüsüne binip, biletimizi kestiklerinde, öğrenci olmamız neyi değiştirir?

    Yollular konusunda, yolluksuz hafızalar yardımcın zaten ama yoldan çıkmak da iyidir bazen ;P

    ön ya da son, peşin yargılar iyi değildir; taksit taksit görün derim...

    YanıtlaSil
  9. crazywomanrosemary: Teşekkür ederim, bu defa ses vermeden geçmemen de harika! ehehe.
    Şarkıyı beğenmene sevindiiim.

    Erdost Yüksel: Hem seviye yetmezliği geçiren biriyim, hem de çaylak bir dilber demek.... beklentileri alıp beklenilmedik bir şekilde bebeklikten kalma travmaların içine dizsek de kurtulsak o zaman.
    Psikanaliz çabaların giderayak bir uçurumdan yuvarlandı sanırım. Çünkü; cidden bozuk bir saatim var ve haftalardır 7:42'yi gösteriyor. Ama belki de bu cisimleşmiş 7:42 takıntımdır. Bir gün doğruyu gösteririm ben de sıyrılıp.
    Yolluksuz hafıza candır zaten. ehehe. Yoldan çıkmak bazen iyidir; fakat yoldan çıkıp geçtiğin yola göre değerlendirme yapılabilir.
    Çabalarım hep o yönde zaten, yine de tavsiye için teşekkürler.

    YanıtlaSil
  10. Hayır efendim, seviyenizi baz aldığımızda çok daha büyük beklentilere giriyoruz diyorum... Bunu da yazdım zaten :)

    YanıtlaSil
  11. O zaman, sanırım, teşekkürler. ehehe.

    YanıtlaSil
  12. burda sosyal bişiler söledin sanırım.
    :)
    senin zihnin durmaz bence yazmaya başlayınca sayfalarca yazabilirsin.
    :)
    bir de sms ile gebelik bildirimi var onu da yaz. ben de yazcam.
    :)

    YanıtlaSil
  13. Ortaya karışık. Sosyal bir şey yazma düşüncesiyle klavyeye aldığım söylenemez ama. ehehe.
    Bilmem, dozunda bırakabiliyorum sanırım ama. ehehe.
    Aaaa. Doğru. Unutmuşum onu. Ama yazıya başlarken zaten, diğerlerini de yazacağımı bilmiyordum. ehehe. "Kızınızın frikiği kaleyi tutturmuş, hala karındaki şişlikleri fark etmediniz mi?" falan. ehehe. - trajikomikliğin komik kısmına takılmış sinirden gülen ifade -

    YanıtlaSil
  14. canım
    sesin çıkmadı..sonuçları merak ettim...
    dayatilan

    YanıtlaSil
  15. O zaman, sesimi soluğumu kesecek bir şekilde sonuçlandı diyebiliriz sanırım. Yani, kötü.
    Ayriyetten, merakın ve inceliğin için de teşekkürler dayatılan'cım.

    YanıtlaSil
  16. Yahu sen atasözünü bulmuşsun bana niye haber etmiyorsun bakim. Dün tam sohbetin ortasında atardım bu lafı ortaya hoppadanak (bkz:kelimenin anlamıyla bu denli yakışması) 10 kişiyle başlardık, eksponensiyel olarak -eksponenşıllı- artardı sonra bu atasözünü bilen kişi sayısı.

    İlk üç paragrafı çok sevdim. Hayvanat bahçesi gibi =) Hatta ilkini ezberleyip, biri kalbimi çatır çutur kırdıktan sonra gönlümü almaya çalışırken söyleyebilirim heheyt

    Yapma ya kötü değildir, iyi bak bakalım. Bence sen beklentini ütopik tutmuşsundur, ondan öyle gelmiştir.

    YanıtlaSil
  17. ahahahaa, doğru aslında sana haber vermemekle büyük hata ettim. Sen benim "yayıcı gücümsün" ehehe.
    Yihaaay, şu an tebessüm ettirdin.
    Yok ya, benim kafamda zaten tam net bir şey yoktu. Ama yine de, kesinlikle ütopik düşünmüyor, makul bir sonuç bekliyordum. Kısaca şöyle diyebiliriz ki; iyi batırmışım. Fakaat; hala umudumu yitirmiyorum. Belli olmaz yine de. Yani. Bakalım.

    YanıtlaSil
  18. O zaman şöyle düşünelim. Belki bu sonuç en iyi kararı vermen için en iyi sonuçtur. Yani daha yüksek bir puan alsan belki ileride hiç memnun olmayacağın bir bölümü yazmış bulunacaktın falan. =) Hakkında en hayırlısı ve gönlünden en çok geçeni olsun! Öptüm seni.

    YanıtlaSil
  19. Yok, hiçbir şekilde "en iyi" sonuç olamaz. ehehe. Teşekkürler, ben de öperim.

    YanıtlaSil
  20. Yine orijinal betimlemelerinle süslemişsin yazını ve şakayla karışık yaptığın tespitler de yerinde olmuş eheh :)

    YanıtlaSil
  21. dediğin gibi tam zamanında bitirmişsin heh he :)) güzeldi tabii ki :)

    YanıtlaSil
  22. ahahaha, valla şımartıyorsunuz efenimmm.

    YanıtlaSil