1 Mart 2012 Perşembe

Mim Vol. 5

Mimli bir yazıya başlıyorum yine. Hoh. Kuulumsu Kadın ve Ofelya 'ya çok teşekkür ederim öncelikle. Biraz yazma süresini yaydım; ama kusura bakmayasın Ofelya? Ve Kuulumsu, sanırım senin mimlerini yazmanın bağımlısı olmuş olabilirim. Bir yerde bir alışkanlık artık klavyemde, Kuulumsu mimleri.

Röportaj mimi ama çok da şirinli şekerli bence.


1- Hayatınız filme çekilse adı ne olurdu ve soundtrackinde hangi şarkılar yer alırdı?

Duygusal Gökkuşağı olabilir. Yok ya, çok iğrenç oldu bu. Dengesizliğin Dengelendiği O Dengesiz Kişi peki? Bu da çok ımmm zoraki gibi. Bazen Ciddi Çoğu Zaman Ciddiyetten Uzak. Tabi ya. Niye düşündüysem o kadar? Teallaaam. Kafa mı kaldı ki bende artık?

Soundtrack olayına gelirsek.

Şebnem Ferah - Hoşçakal
Şebnem Ferah - Çocukken Sahip Olduğum Kırmızı Rugan Ayakkabılar
Şebnem Ferah - Okyanus
Şebnem Ferah - Can Kırıkları
Şebnem Ferah & Nilüfer - Erkekler Ağlamaz
- Şebnem Ferah'ı burada kesmeliyim sanırım. -
Cem Adrian - Yağmur 
Cem Adrian - Kayıp
Melis Danışmend - Sarhoşken Pişkin Ayıkken Pişman
Melis Danışmend - Bin Doz Öfke
Kimbra - Good Intent
Lana Del Rey - Born To Die  
Clint Mansell - Lux Aterna - Bu şimdi Requiem For A Dream'in de film müziği. Çalıntı gibi karşılanabilir. Ama aslında o benim içimden gelen safi hislerimin tercümanı, kelimelerden arındırılmış hislerim. " Biraz abarttım gibim. " -
Amy Winehouse - Rehab
Teoman - Çoban Yıldızı
Evanescence - Imaginary
Lady Gaga - Judas - ahahaha. -
Katy Perry - E.T - Eğlencelik şeyler de olmalı ama. -
Lady Gaga - Bad Romance
Rihanna - Man Down
Sting - Shape Of My Heart - Leon'la anlaşırız biz. -
Kimbra - Plain Gold Ring
Vega - Elimde Değil
Avenged Sevenfold - I Won't See You Tonight
Pink Floyd - Hey You
Zaz - Les Passants
MFÖ - Sarı Laleler
Artic Monkeys - Mardy Bum
Artic Monkeys - When The Sun Goes Down

Sanırım burada kendimi durdurmam gerek. Ama değişebilir de tabi bunlar, değişik.


2- Birşeyleri değiştirme gücünüz olsaydı neyi ya da neleri değiştirirdiniz?

Olsaydı derken? Benim zaten öyle bir gücüm var, bir yerde kelime tanrıçasıyım. - ahahaha - Şaka bir yana öyle bir gücüm olsaydı dünyadaki bütün levhaları sarsıtacak bir önyargı depremi yapardım. Önyargılarından arınmış insanlar çok tatlı çünkü. Dar görüşlere, at gözlüklerine sığınmıyorlar onlar. Kalıpların içine sıkıştırmıyorlar kendilerini, puzzleın miniminnacık parçasıyla yetinmiyorlar. Yerim onları ya.


3- Sizi en çok etkileyen sinema sahnesi veya sahneleri?     

Aklıma geldiğimce ve bulduğumca;

Requiem For A Dream: TIKLAT Son 5 dakika.

Leon: TIKLAT Natalie Portman'ın ailesi öldürüldükten sonra Leon'un kapısının önünde " Lütfen kapıyı aç. " diye ağlaması.

Changeling: TIKLAT 1 - TIKLAT 2  Angelina Jolie'nin güzelliğinden ziyade oyunculuğuyla ön plana çıktığı bir film. Üç kere izledim, ilk ikisinde ağlamış olabilirim. Gibi. Gi.

Sweeney Todd: TIKLAT  1:15'de Helena Bonhem'ın tipe dikkat.

Babam ve Oğlum: TIKLAT İlk izlediğimde sanırım tam burada ağlamaya başlamıştım, müzik geldiği sırada. TIKLAT Televizyonda rastlamıştım sadece sonuna ama, tam bu sahneye. Yine gözyaşları pınar olup akmıştı halının üzerine şap, şap. TIKLAT Yuh ya koymak için izlerken bile içim burkuldu, bir kötü oldum, hepsini de izlemedim  hatta. Neyse.

Memento: TIKLAT Şok edici bir son. He bir de karısının eşyalarını yakarken " Seni unuttuğumu bile hatırlayamıyorum. " demesi. Çok acı be.


Yaşadığın şehir bir günlüğüne sana tahsis edilmiş, senden başka kimse yok. Ne yaparsın?    

Öncelikle bir Walking Dead triplerine girebilirdim. " Yoksa, zombiler mi? Tek insan benim ve ırkımızı kurtaracağım! " Ardından kafamı toparlardım ve İstanbul'da olmanın nimetlerinden yararlanmaya atardım kendimi. Şehir bana tahsis edilmişse eğer, bir nevi cennet gibi yani, istediğimi yapabiliyorsam yani, kafama eseni yapardım ben de. Birazcık sükunet, birazcık müzik, belki bir parça yumuşak deve, birazcık pembeye çalan bir gökyüzü, birazcık çikolata, birazcık arabayla turlama, birazcık da kafama esen her şey işte. Spontaneleşmek. Bir yayın evine gidip de masalarının üzerine yazılarımı da bırakabilirim " ACİL, OKUNACAK! " başlığı altında hemi de. hiheheaa.


5- Şu sıralar ilgiyle takip ettiğiniz diziler? 

How I Met Your Mother'ı seri bir şekilde takip ediyordum da, bayadır da izlemiyorum. En son 5 dakikalık bölümü izlemiştim sanırım hatta. Şu ev partili olan. Zaten adamlar uzun periyotlara yaymışlar bölüm çıkartma seanslarını, biraz biriksin de bakarım ben ona.

Yalan Dünya, Nil Karaibrahimgil'in dediği gibi " Yalan dünyaaağ. "

Kuzey Güney, hele dünkü bölüm. Of. Pof. Yof. Huf. Yea. Güney'e küfür niyetine okuyun burayı, terbiyemi bozmak istemediğimden oflama niteliğinde yansıttım sizlere.

Dexter vardı da bitirdim onu. " Dark passenger " ına kurban. 

- Tekrardan teşekkürler Müeendis Hanım ve Oscar Alacak Filmlerin Gizli Kahini. ehehe.  


Düzeltme: Abii demin tekrardan izledim şu linklediğim Babam ve Oğlum sahnelerini, baştan sona durdurmadan. Yine sümkürük canavarı yaptın Çağın, yine yamulttun suratımı Irmak. 

5 yorum:

  1. belki bir gun sende populer hatun bloggerlar gibi kitap cikartabilirsin.

    YanıtlaSil
  2. artık bir hobi olarak bu işi yapıyoruz sanırım tatlım^^ sana alışkanlık kazandırdım bak, o kitabın ithaf kısmı kuulumsu kadın olmalı :))

    YanıtlaSil
  3. Barney Sikerson: Belki de, olacak olacak.

    Kuulumsu Kadın: Aynen, bir hobi oldu artık bu olay. ehehe. E tabi, seni es geçmek mümkün mü Kuulumsu'cum?

    YanıtlaSil
  4. :))))) vay be ne ayrıntılı yazmışsın.

    ama 1 ve . maddelerinin metin kısımlarını pek sevdim.
    :)

    YanıtlaSil
  5. Ayrıntılı olması iyi mi kötü mü şimdii?
    Beğendirebildiysem ne mutlu efenimm.

    YanıtlaSil