"Çile bülbülüm" çekerken ses tellerinin detone oluşuyla oksijenlerin içine enjekte olan cızırtıları plaklardan alıp kulaklara ileten tatlı insanlardansanız siz de, selamlar! Biz, nostaljinin modern hayata adapte oluşunda kaynayan o güzide, tek ayağı aksayan, melodik örnekleriyiz esasında. Ses tellerimiz örgüden, kendi söküğünü dikemeyen bir terzinin imalatı, ihraç fazlası ürünlerin uyarlamasından anca bu kadar çıkmış işte. Ama, içinizdeki gücü hissedip ruhunuza...
29 Aralık 2013 Pazar
Şiiri De Yeseydin
Sadece Bir Tık ile Devamı Ekranınızda Tatatam! »
Etiketler:
Candan Erçetin,
dönülmez akşamın ufku,
düşünce,
kahve kokusu,
kedi özledi,
sessiz gemi,
sonbahar,
şiir,
Yahya Kemal Beyatlı
12 Aralık 2013 Perşembe
Matruşkalaşan Bu Hayata Nanik Çekesim Var
Fırıldak gibi dönen rüzgarla düete tutuşan dişlerin tıngırtısında ortaya çıkan müzikal atmosferin içine kendiliğinden karışan sızısında hayatın bir tatlı tuzlu ekşili tavuk tadı var sanki. Yoksa Çin malı mı bu hayat dediğimiz ne idüğü belirsizliklerin imite ettiği zaman çizelgesinde sendeleyen yaşam eğrilerimiz? Hayatın içindeki gereksizliklerimizin oluşturduğu gereksinimlerimizden doğan bu solucan deliğinin içine düştüm, Zaman belki seni böyle aldatırım; ama öncelikle...
Etiketler:
bilinçaltı,
soulsavers,
take,
the light the dead see,
zaman
3 Aralık 2013 Salı
Taramalı Tüfeğe Batırılmış Kelimeler
Zamanın egomanyasında kendine bir denklem edinen koordinat
sistemine nispeten ivmeli bir harekete geçen klavyenin derişimini
hesaplamaya kalkan mühendis kafasının harakiri odaklı zihinsel dansına
bir örgü örüversenize, havaların fırlattığı hava dalgasıyla birazcık
kafası üşütmüş de. Yazıktır, günah olup ilahi skalanızda kötü sonuçları
şapkalı mantarından önünüze çıkartabilir. Komşuda pişip size de
düşüyorsa, komşunun derdi sizi de gerip bir botoks müsabakasına...
Etiketler:
Ego,
kelime,
masa,
melis danışmend,
saçmalamak,
şiir
18 Kasım 2013 Pazartesi
Kafasına Uçan Tekme Atılası Ahmaklıklarımız
Mahşere atılan umutların içinde zebanilerden ödünç aldığı ateşi
yakmak için uğraşan hayallerin kıvılcımlarıyla ısınmaya çabalayan eskicinin cebindeki
şiirlerin buruşturulmuş kelimelerindeki mahmurluğu içine çekmeye çalışan bir parça
nikotinin süzülüşüyle güne başlayan bir oksijen tanesinin, çarpıştığı atomlardan bir "çarpışan arabalar müsabakası" oluşturmaya çalışması gibiydi bazen hayat, karmaşanın içinde kendi düzenini kurup ona göre akardı kirpiklerimizden...
Etiketler:
ruh,
soulsavers,
take me back home,
Yağmur,
zaman
5 Kasım 2013 Salı
Budalalaştırdığımız Benliklerimize Sokamadığımız Çomaklar
Zaman; farklı akıyor, gökyüzündeki bütün ışıkların cesetleri kokan yıldızlara ait olabileceği düşüncesi gibi acımasız bir karmaşanın eşiğine getirip de insanı, orada "kapı eşiği dedikodusu" yaptırarak çiğ süt emmiş bir mahlukat oluşunun gerçeğini suratlara vurmaya çalışıyor belki de böyle bir tiyatral atmosferin içinde. İpi çekildiğinde başı düşecek bir cümle aromasının içine daldırarak düşünceleri, döngüyü tamamlayıp alkışlayarak uğurluyor belki de kendisini....
Etiketler:
as,
benliklerimiz,
blöf,
christina aguilera,
cümleler,
çomak,
gibi,
hurt
13 Ekim 2013 Pazar
Vehametin Vahşetiyle Velveleye Verilen Hayat
Eski zamanlardan gelip kalbimize dokunan şarkılarda damar yolu enfeksiyonuna mahal verebilecek hatıralar gizliyse eğer, mahallenizin kuytu köşelerinde gizlenen Pan'ın labirentine açılan tebeşir tozlarını onlara içirerek kendinizi ziyafet sofrasında zafiyetini kaybeden izafiyet teoremi'ndeki görecenin içinde bulabilirsiniz. Bu görecenin bıraktığı kırıntıları takip ederek de; Sarelle fındık ezmesinden yapılmış evin yanından akan beyaz çikolatalı mocha gölününün kenarında,...
Etiketler:
december boys,
doritos,
hayat,
peter cincotti,
saçmalamak,
sarelle,
vehamet
2 Ekim 2013 Çarşamba
İstidadın İsrafı
Kaynama noktasına ulaşan kelimeleri buharlaştırıp içine tuz atarak karlı havada kullanıma elverişli hale getirmeye çalışan bir kelime teknisyeninin cambaz olmak için şehri terk etmesini sağlayan itici gücü hangi ütopyanın birinci çeyreğinde bulabiliriz, bana sol anahtarını çıkarabilir misiniz? Hayır melodisini piyanoya döküp içindeki taşları ayıklamam gerekiyor da. Malumatını zamanın mali müşavirinden aldım, bunu yapmazsam eğer her kelebek kanat çırptığında bir...
Etiketler:
adele,
i'm all over it,
jamie cullum,
jazz
29 Eylül 2013 Pazar
Kelimelerin Narkotik Süzülüşleri
Günler, çorbanın içinde kendi ekseni çevresinde dönen kızarmış ekmeklerin etraflarına çizdikleri dairesel yarıçap ile x koordinatından teğet çizmeye çalışırken yanlışlıkla kaşığı büken bir Matrix karakteri kaosunda süzdürüyor saatleri. Harakiri koleksiyonu yapmaya çalışıp sonucunda karaciğer enfeksiyonu geçiren bir çekik gözlü sendromuna ilerletiyor ahvalinde zamanı. Pratisyen bir zaman teknisyeni addediyor adeta kendisini. Plastik bir kalbi olduğu halde kalp...
26 Ağustos 2013 Pazartesi
Karışan Dünyalar
Korna seslerinin karıştığı şehrin gürültüsünü kendine müzik addeden bir break dans sanatçısının kafasının üzerinde dönerken yanlışlıkla yanındaki dilenciye fırlattığı bozuk para Teoman'ın şarkıda bahsettiği romantikliğe erişemediğinden dolayı, hayatın ruhsal aleminde bile bir hiyerarşinin olduğunu fark etmiş ve ruhlar aleminden Ruhsar'ı çağırmayı düşünmüştüm bir zamanlar, gelip Voldemort ile savaşmaya başlasın ve karanlıkları aydınlıktan çekme işinde Harry'nin...
Etiketler:
davy jones,
fantastik,
freddy,
frodo,
harry potter,
hermione,
morpheus,
neo
20 Ağustos 2013 Salı
Bahanesi Kabzasında Seken Kafiyelerin
"Hayallerime aparkatını vurduğunda hayat, yaşım 15'e daha yürüyen merdiven bile dayamamıştı." derken üzerine Cindrella Man'deki Russel Crowe'un ruh hali çizgisini geçirmiş ve peltek kelime haznesiyle sözcükleri prenses Diana kıvamındaki konuşma çizgisinin üzerine dizmişti. Dairelerden elips yapan sözcükleri ise, çizginin üzerinde yürüyemedikleri için sarhoş damgası yemiş gibiydiler.
"Hayallerine sol kroşe atıyormuş gibi yapıp sağdan çaksaydın...
Etiketler:
dexter,
Johnny Depp,
kabza,
kafiyeler,
silah,
sweeney todd
24 Temmuz 2013 Çarşamba
Kahve Kokarken
Kahve kokarken nefesi, peşine taktığı gibi nefsini dışarı çıkarttı içindeki öfkesini. Sessizlik bir karınca gibi atomlarına ayrılırken içini dağlayan bu bedbaht hislerin dergahına hapsetti kendisini. Ve gitti, istediği her şeyi geride bırakıp gökyüzünden süzülen yıldızların yıllar öncesinden yansıyışlarına gülümseyip bir hap gibi hüznü içine çekti. Sigarasının dumanında süzülürken gökyüzündeki bulutlar, rüzgarın yanaklarındaki valsini bir yağmur çiselemesiyle süsleyerek...
Etiketler:
david gilmour,
high hopes,
kahve,
kahve kokusu,
mensur,
pink floyd,
şiir
21 Temmuz 2013 Pazar
Dengesini Kaybetmiş Kelimeler
Zamansızlığın galeyanına geldi zaman mefhumu. Gardını aldı hayallere, gark etti nefesi içinde, garbı karıştı ve yok oldu şarkında, şarkılar melodilerini yitirdi şakaklarında. Şansı çekildi vücudunun gözenek savaşçılarından, şaadetini getirip göz kırptı Azrail'e içindeki minik afacanı. Şarjı bitti göz pınarlarının, şaftı kaydı gülmeye alışkın olan suratının. Şaban gibi kahkaha atmaya çalışırken, hayat onu Emrah olmaya zorladı. Harry gibiyken bir anda Voldemort'a...
Etiketler:
akrostiş,
arctic monkeys,
denge,
do i wanna know,
harry potter,
mensur,
Pandora,
şiir,
Tyler Durden
16 Temmuz 2013 Salı
Barut İzlerini Dezenfekte Etmeye Çalışan Sevgi
Gökyüzündeki bütün yıldızları kalbindeki bohçasına doldurmuş gibiydi. O, çevresel faktörlere kitlesel tepkiler vermekten ziyade kendi etkilerini tepkiden ayırıp istifiyle beraber zimmetine geçirirdi sanki. Çevresini saran hüzün bulutlarını elindeki meyve pıçağı ile delerken, dudağına takılan Sweet Dreams ile inletirdi Rakçı Serpil'i. Zamanı Fringe'teki Jones'tan çalarak gözlerine yerleştirdiği tebessümlerine gizlerdi hınzırca. Gollum'un gözlerinden yaptığı kostümle...
Etiketler:
dezenfekte,
gölgemde dinlenmeye gel,
Katil,
mafya,
melis danışmend,
sevgi,
silah
25 Haziran 2013 Salı
Gülümse
Rüzgarın çok sesli korosuna eşlik etmek için uzaklardan gelen bir oksijen tanesinin üzerine yapışan hidrojen atomlarından bir kase dolusu aksın yüzüne, serinlik getirsin ruhuna, essin deli gibi vücudunun bütün gözeneklerinde. Bir rüzgar olsun çevreni saran, herkesten gizli, herkesi sollayıp seni sıfırdan başlatan bu hayata. Gülümse, tebessümlerini fırlattığın bu taneciklerinde yuvarlanırken çocukluğunu getir gözlerinin önüne. Getir ki, içinde ondan bir parça kaldığını...
11 Haziran 2013 Salı
Kulaklara Dökülen Melodiler
Kelimeleri kifayete batırıp tentürdiyotlu kalemimle satırlarında gezdirdiğim o bulaşmış öfkeyi temizlemeye çalışan yağmur damlalarında rüzgara bindirilmiş düşünceleri, semaya çıkartıp iki göbek attırdıktan sonra huşu içinde tebessümlerin tepesine bindiğini gördüğüm şu hayatta, hayalarına tekme yiyen bir atın acı dolu çığlıklarını kulaklarına pamuk tıkarak duymamazlıktan gelemeyeceğini anlaması için insanlar; bir melodiyi pikabıma bırakıp göklere yerleştirilen hoparlörden...
Etiketler:
cem karaca,
ıslak ıslak,
pikap,
plak,
rihanna
5 Haziran 2013 Çarşamba
Sandıkta Kimse Yok
Belirli bir ideolojinin saplantılarına kendimi toplu iğne başıyla dikmediğimi "Sosyal Mesajım Kaydı" isimli yazımda birazcık tahliliyle tasvirini birbirine çarpıştırarak yumurta kırıyormuşçasına omlet kıvamında önünüze tabakta sunmuş idim. Bugünse, son günlerde olan olayların aydınlattığı karanlığın üzerinde kitap okuyan tığını eline almış bir teyze kıvamıyla belki, kelimeleri örmek üzere bir şeyler tıklatmaya geldim buraya. Sanal idealistlik taslaması kısacası....
23 Mayıs 2013 Perşembe
Koli Bandıyla Tutturulan Kelimeler
Taze tüten kahvenin kokusuna batırılmış tütün yağmurlarına
balıklama atlayan dudakların gözlerine düşen papatya kokularında klasik
bir film sahnesini klavyeye yatırmaya çalışan yazarın elinin tersiyle
bütün klişeleri bir tarafa atıp kafasını kafaladığı klavyesinde salınan
birkaç kelime kırıntısını takip ederek ulaştığı bu isim tamlamasının
sıfatlaştığı o saliselik anın içinde, göze düşen bön bakışların oryantel
yaptığı o ölümsüz anın diplerinde, Asena olacağına...
18 Mayıs 2013 Cumartesi
Başı Unutulan Cümleler
Bir yudumluk hayallerini enjekte ettiği dumanlarından kendine yeni dünyalar inşa eden, güneş gözlüğü niyetine perspektif genişletici takan insanların olduğu ütopik bir diyarın tropik tatlarından bir karışım oluşturup kadehleri dolduran, dumanlarıyla kafaları alıp başka diyarlara uçuran bir melodinin konuk oyunculuk yaptığı müzikal seyrindeki hayatın içindeki insanlar bazen çok detone, fazlasıyla aptal olabiliyor, kelimeleriyle bir cellat; konuşma isteğini alıp...
Etiketler:
ahmet haşim,
cümleler,
fields of gold,
frodo,
gandalf,
kadeh,
orhan veli kanık,
sting
17 Nisan 2013 Çarşamba
Tebessümlerin Franchisingi
Patlamaya hazır bir pamuk şeker gibiydi. Öfkesi, dudaklarında sektirdiği mimiklerinden taramalı tüfekle boşalırdı insanın üzerine. Dört yapraklı yoncası yontulmuştu, evrene diye yolladığı mesajları geri dönüşüm kutusuna düşmüştü hep. Yontma Taş Devri'ni ruhunda reenkarne etmişti. Reenkarnasyona inanmayan bir Hindu gibi bütün inanç sistemi trafik kazasında hafızasını yitirmişti sanki. Epilasyona gitmiş ayı yavrusu gibi bir hali vardı anlayacağınız. Hayatını bir kıyma...
Etiketler:
adele,
mikail,
nil karaibrahimgil,
organize işler bunlar,
set fire to the rain,
tebessüm
21 Mart 2013 Perşembe
Dengesizlikte Kurulan Dengeler
Kahvenin yanında debelenen dumanlara zifir olmak için o kadar uzun yoldan gelmişti ki, üzerine çöken ter kokusu ve kenarlarından dökülen toz parçaları onu Gepetto'nun yanında çalışan bir çırak, bedelini beter ödemiş bir bedevi ya da Gargamel'in gargarası gibi göstereceğine çilek kokulu bir kokarca oluyordu bekleyenin gözünde. Dünyanın görecesi bu noktada gözlerdeki ferini alıyordu böylece. Aforizmatik bir mitolojik afrodit fırlıyordu sonra Yunanistan üzerinden...
17 Mart 2013 Pazar
Anlamsal Kargaşanın Kargaları
Nitelendirişindeki cüretkarlık onu Cüneyt Arkın yapıyordu sanki, belirsiz bir gelecekti geleceğe dönüş hikayesini parmaklarına geçirdiği o görünmez kalemin ışığında yazıyordu belki de. Görünenin ötesine geçtiğinde o görünmezlik pelerinini Harry Potter'dan çaldığı için bir pişmanlık duyası da gelmiyordu, gelirini giderine bölüp ortaya çıkan rakamsal dağınıklığı bir türev alma işlemine soktuğu bilimsel hesap makinesiyle bölümlerine ayırıyordu. Trablusgarp'ta bir...
Etiketler:
bilinçaltı,
hissiyat,
kupa kızı ve sinek valesi,
Teoman
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)